Akıp giden zamana engel olmaya çalışan Juan kadını içten sevdi.Ellerini göğüs kafesine aşk olarak adadı.Her gece dua etti,mutluluğunu diledi.Şu hastalıktan kurtulsun diye tüm defterlerini yaktı.Belki en değerli sözlerini kaybederse Maria'yı ona bağışlardı.
. . . |
Juan çaresiz.Maria'yı kaybetme korkusu aklını başından aldı.Hemen onu ilk gördüğü anı hatırladı.Gece 00.24,Maria koştur koştur kapıdan çıkmaktaydı.Acele ettiğinde ve telaşla koşturduğunda terlediğini henüz bilmiyordu.O yüzden anlam verememişti ıslanmış sarı buklelerine.Maria kafasını sola çevirdiğinde geceyi bir güneş sardı sanki.Adeta aydınlandı her yer.Ulu Tanrım,bu hanımefendi aşk için yaratılmış.Hatta kanatlarını göğe salmış ve maviye ulaştırmış.Kirpiklerinin her tanesinde bir kaçma isteği..Savrulup duruyor rüzgarla birlikte.Juan kalp atışlarını hissedemiyor.Sanki o günden beri kalbi bir başka bedenle birlikte atıyor.Anılarına bir boşluk bırakıp şuana baktı.Elinde bir parça sarı saç vardı ve kadife sesin cümleleri:
'Sen beni hiç kıskanmadın Juan.Bir yıldızda sevdin sen beni,bir gecede sevdin,bir bulutta sevdin.Riyakarca,koşulsuzca sevdin.Sen beni benden çalmadın Juan,sen beni izledin.Çünkü sen beni gerçekten sevdin.Teşekkür ederim.'
Bilmezdi ki her aşık bir parça sahip olmak ister sevdiğine.Bir parça çalmak ister yüreğinden,bir parça dinlemek için can atar sesinden.Ve her parçasında için için yanarken yanmadığını aksettirir karşındakine.Her aşık sevdiğini çalar,sahip kılar kendi bedenine.Bilmiyordun Maria,bilme zaten.Sadece gülümse.
Capella..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder