21 Mart 2018 Çarşamba

...

Ben
Her kar yağışında sokağa çıkıp yürürüm
Temiz olana koşabilme umuduyla
Beyazlığa nüksedip hatırlanma aşkıyla
Biraz çalabilmek için soğuk sulardan
Ve için, içerken beni
Adını usul usul, her zaman ki tutkuyla,
Fısıldayabilmek pahasına..
Yürürüm.
Akşam yürürken tokatların çarptı yüzüme. O an beni fark diye atladım çıkmazdan.
Çıkış yok yazısına tahammülsüzüm.
Zaten ben ne yaptıysam
Ben hep bir şeyler yaptıysam
Bir şeyler yapabildiğimi zannetiysem
Ne yaptıysam ben..
    Hep beni fark et istedim.
Üzülünce daha kısa harflerle yazdığımı,
Kelimeleri birbirine yapıştırıp karaladığımı,
Her anlamsız görünenin gözüme anlam olarak çarptığını,
Kağıtları çöp kutusuna atmamak için teker teker yediğimi,
Tıpkı acıyı yutar gibi
Yedikçe acıkmam bir daha acıya,  diyerek tükettiğimi.
Tükettiğim tüm hayallerden artık vazgeçtiğimi
Sırf sen biraz daha gül diye,  güllerin yapraklarını kopardığımı,
Oysa yaprakların damarlarında yaşam bulduğumu
Ve nefes alırken hiç tıkanmadığımı
Öksürdüğümde boğazıma kaçan yalanları kovaladığımı,
Kedileri hiç sevmediğimi ve un kurabiyesine bayıldığımı
Utanınca köşeye kaçtığımı ve en çok gülerken utandığımı
     Fark et istedim.
Ben
Sonuna gidene kadar yolun yürürüm.
Belki bir yerden kavuşmak dileğiyle
Kaldırımların taşlarına bakarak, tek değil,
Çift basarak seksek oynarım.
Çocukların hep "o anda " kalmasını istediğim için..
Kırlangıçların yolunu bulacağından ve aslında
Özgürlüğümü alan hayatın güzel bir film olma arzusundan..
Yollar bitene kadar son ses müzik
Yükselerek
Yükselerek
Tepelerde bir kaç melodi yürürüm
          Sırf bir gün gel diye
Geldiğin yoldan geçmek için
Ya seni kaybedersem?
Ya seni bulamazsam?
Benim koşmam lazım uzakta değilsin
Uzak olan ayaklarım olmalı
İşte bu yüzden
Kesilen tırnağımı kopardığımı
Kopan giden tüm sevgilerin arkasından bakmadığımı
Daima ellere uzanarak
Elleri arzulayarak
Ellerini,  seni hayal ederek adım attığımı
Bağırdıklarında sessiz kalıp göklere baktığımı
Bulutların adına sen dediğimi
Ve senin,bana, yalnızca bana kızdığında yağdığını
Aslında mor rengine bayılıp, onüçü severken
Uğur getirme pahasına
Evden çıkışımda anneanneme dua okuttuğumu
Ve hep sağ ayağımı ilk  olarak bastığımı..
Kaybetmenin kıyısından geçmemek için kazanmadığımı
Ve papatyaların yapraklarını hep seviyor diye kopardığımı
Tanrıya şükür diye haykırırken sana baktığımı
Ve tıpkı bir ilah gibi saatlerce seni seyre daldığımı
Yalnızca acınası bir güne umut dediğimi
         Sırf sen gel diye yaptığımı bil istedim.
Belki yol biter
Belki karlar düşer
Ve belki fark et diye yalvardığım her şey kapına gelir birer birer
Sırf sen yanıma gel diye.

Capella..


28 Şubat 2018 Çarşamba

Yitik Kalış


Ne pencerede kahvem
Ne de kahve seven bir ben
Gül soldu diken battı ağlamıyor arka sokak
Artık bebek yok
Bebek öldü
Bebek öldü,  ellerinde..
Ellerinde koca bir katil var
Kırmızının tüm tonlarını çarparak
Usulca gelen, kocamın yası
Bu kaldırımda..
Tam burada acımasız sevişler..
Acımasız sevgilere tokum.
Oysa caddelerde sessizlik var
Hiç can vermemiş, yitirmemiş,
Tecavüze uğramamış bu şehrin sokağı hiç
Zannedersin karanlıkta nefesi tıkanır
Hırıltı çıkmaz cüsseler küçülür
Ve boşalmaz içlerine duymayan kulakların
Binlerce spermden biri
Yanlış sanıyorlar, bu sokakta
Can çekişen kırık bir hüzün var.
Hüzünleri koklamak lazım
Şeytanı cennete götürür bu koku

Geceye kuş kondu
Ruhu ıslak kanatları uçmakta ısrarcı
Durdurak bilmeden çırptı kanatlarını kuş
Hatırlanmak istedi, hatırlatmak bizlere
Kanatlarını ve kırgınlığını
Sen aldanma bakma, kanatlara asla aldanma,
Aldanırsan özgürlük yok olur.
Özgürlük YOK
Bize yalan söylediler kanatlar kan kokuyor
Acıları gördüm, acıtan kalbi
Acıdan yok olup kaybolan kalbi
Tadı değişiyor her şeyin, bak
Artık limon çok ekşi evin tadı yok
Kapıları kitle sevişecek halim yok
Ama  yollarda yürüyecek bir hal var
Haller daima devrilir, devrilen yerlerim acı kokuyor

Bir bir vuruyor yüzüme sokağın düşü
Sokakta yalnızım yalnızlıkta düş
Yalnızlığa düş bir bir
Çünkü buranın sokakları kalabalık,
Kalabalığın içinde akın akın yalnızlık..
Yağmur vuruyor taneleri, savruk
Bir bir vuruyor  yüzüme yerlere
Bırak artık sıvının kanalizasyonu tıkalı
Bırak artık, ellerin katil ellerim özlem
Bir düş içine akıyor
İçimi sıkıyor
İçimi devralıyor
Haller daima devrilir, daima kalbim ölüyor
Kalbim ölürken evlat kokuyor.

Capella..